Lampsakos'un Altın Stater Sikkeleri
Eski adı Pityousa [ΠΙΤΥΟΥΣΑ - Çam kaplı] veya Pitya [ΠΙΤΥΑ] olan Lampsakos [ΛΑΜΨΑΚΟΣ] antik kenti, MÖ 654/3 yüzyılda Foça'dan [Phokaia] gelen göçmenler tarafından günümüz Çanakkale-Lapseki ilçesinde kurulmuş ve antik çağda şarabının kalitesiyle birlikte doğurganlık tanrısı Priapus'a tapınmanın başlıca merkezi olarak ün kazanmıştır. Yalnızca Strabon Lampsakos'un bir Milet kolonisi olduğuna inanıyordu. Ancak Foça'nın Lampsakos'un metropolü olduğu gerçeği, her iki şehirde de ortak olan hem epigrafik metinler hem de takvim ayrıntılarıyla kanıtlanmaktadır. Mitolojiye göre Yunanlılar, yerel Kral Mandron'un rızasıyla yerli halk Bebrykes'in yaşadığı Pityousa [Lampsakos] şehrine yerleşirler. Bebrykes'ler yeni kolonicileri kıskandıkları için onlara saldırmayı planlıyorlardı. Ancak kralın kızı Lampsace tarafından zamanında bilgilendirildiler ve böylece saldırı önlenmiş oldu. Mysialılarla [Bebrykes'ler] yaşanan bu çatışmanın ardından antik kent Foça'lı Yunanlılar tarafından barış anlaşmasıyla ele geçirilmiş ve MÖ 654/3 yıllarında Yunan kolonisi Lampsakos olarak yeniden kurulmuştur. Lampsace onuruna şehre Lampsakos adı verilmiş ve ona bir tanrıça olarak tapınılmıştır.
Antik kentlerin önemini, darb etmiş olduğu antik sikkelere bakarak bir dereceye kadar ölçebiliriz. Bu ölçütle Lampsakos'un [ΛΑΜΨΑΚΟΣ] Küçük Asya'daki antik Yunan devletleri arasında en müreffeh devletler arasında olduğunu görebiliriz. Lampsakos sadece MÖ 5. yüzyılda birkaç farklı grup elektrum stater darb etmekle kalmadı, aynı zamanda kendi kendini yönetmeye başladığı sonraki yüzyılda da 40'tan fazla farklı altın stater darbı yapmıştır.
Eski adı Pityousa [ΠΙΤΥΟΥΣΑ] veya Pitya [ΠΙΤΥΑ] olan Lampsakos [ΛΑΜΨΑΚΟΣ], MÖ 654/3 yılında Phokaia'lı [Foça] koloniciler tarafından Çanakkale - Lapseki bölgesinde kurulmuş ve antik çağda şarabının kalitesiyle ve doğurganlık tanrısı Priapus'a tapınmanın başlıca merkezi olarak ün kazanmıştır.
Lampsakos, uluslararası tiraja sahip olan altın sikkelerin düzenli olarak darb edildiği ilk Yunan şehriydi. Lampsakos'un Pegasos protomunu antik sikkelerin değişmez ters tipi [arka yüz] olarak kullanması, altınlarının yurt dışında yaygın olarak tanınmasına yol açmıştır. Öyle ki, sırasıyla ton balığı ve fok rozetleri kullanan Kyzikos [Erdek] ve Phokaia [Foça] şehirleri gibi. Pegasos, Helenistik ve Roma dönemlerinde Lampsakos'un standart amblemi olarak kullanılmaya devam edilmiştir.
Hippalectryon, Lampsakos için bir şehir rozeti olsa da, birçok nümismat ve sanat galerisi, Lampsakos sikkelerinin arka yüzündeki figürü Pegasos olarak yorumlasa da, antik sikkeler üzerinde pegesos'un kuyruğun işlenme şekli morfolojik olarak Hippolectryon'u daha çok anımsatmaktadır. Hippalectryon ikonografik olarak Yunan bölgesinde, her şeyden önce, Pegasos motifinin bir varyasyonu da olabileceği Atina'nın çömleklerinde görülmektedir. Hippalectryon [ἱππαλεκτρυών] Antik Yunan folklorunun, yarı at ve yarı horozun, kuyruk, kanatlar ve arka ayaklar dahil olmak üzere fantastik bir yaratık türüdür.
Yunanlıların sivil altın sikkelerinin çoğu yalnızca acil durumlarda darb edilirken, Lampsakos, açıkça ticareti kolaylaştırmak amacıyla, 50 veya 60 yıllık bir süre boyunca 41 dizi altın stater darb etmiştir.
Lampsakos antik kentine ait daha fazla antik sikke görselleri için Tıklayınız.