Diocletianus tarafından Herculius ünvanı verilen Maximianus'un rolü, Diocletianus'un stratejik planlamasında her zaman askeri gücün rolüydü. Bu unvan, Herkül'ün Maximianus'un göksel babası olarak benimsenmesini ve dolayısıyla onun tanrısallıkla olan aile bağlarını yansıtırken, aynı zamanda onun genç imparator rolünü de temsil etmekteydi. Jovius takma adını alan Diocletianus, Herkül'ün babası olan daha otoriter tanrı Jüpiter [Zeus] ile aile bağlarını üstlenerek imparatorluk politikasının yöneticisi olarak Maximianus'a karşı üstünlüğünü göstermiştir.
Paylaşmış olduğumuz antik sikkenin arka yüzündeki Herkül'ün tasviri, HERCVLI VICTORI [Muzaffer Herkül] lejantı ile ile bu imparatorluk teolojisini göstermektedir. Sopa, aslan derisi ve yanında duran yay ve sadak ile Herkül, nitelikleriyle hareketsiz bir şekilde otururken tasvir edilmiştir. Arka yüzdeki ikonografi Herkül'ün on iki işini ve ünlü zaferlerini aynı zamanda Maximianus'un kendi askeri başarısının alegorik bir kutlamasına atof olarak hizmet etmektedir.
Antik sikkenin arka yüzündeki Herakles'in oturan figürünün başı dönük ve çapraz kolları olan üst ağır kas yapısı, 1885'te Roma'da kazılan ve şu anda aynı şehrin Ulusal Müzesi koleksiyonunda bulunan Helenistik Yunan bronz heykeli Terme Boxer'a çok benzemektedir. Herkül'ün bu heykelsi figürünün devasa erkeksiliği, imparatorun Herculius gücüne gönderme yapmaktadır.
Üstün güç ve zafer iddialarına rağmen Maximianus, imparatorluğun askeri aracı olma rolünde bocalamaya başlamıştı. Carausius'un giderek artan tehdidine rağmen 289'da Britanya'yı işgal etmesi başarısız oldu. Diocletianus'un, ilahi olarak onaylanmış düzenlerinin İmparatorluğu yönetmek için yetersiz olduğu sonucuna varmasına neden olmuştur. Constantius, Batı'da Sezar'ın makamına atandı ve Galerius'a Doğu'da aynı görev verildi ve Maximianus'u askeri sorumluluklarından kurtaracak bir Tetrarşi kurulmuştur.
Paylaşmış olduğumuz antik sikke 293 yılında iki yeni Sezar'ın atanmasının yol açacağı bürokrasi artışının yanı sıra İmparatorluğun doğu sınırını koruyan ordunun mevcut ihtiyaçlarına yanıt olarak darb edilmiştir.
İmparator Maximianus'a ait daha fazla antik sikke görselleri için Tıklayınız.
Paylaşmış olduğumuz antik sikkenin arka yüzündeki Herkül'ün tasviri, HERCVLI VICTORI [Muzaffer Herkül] lejantı ile ile bu imparatorluk teolojisini göstermektedir. Sopa, aslan derisi ve yanında duran yay ve sadak ile Herkül, nitelikleriyle hareketsiz bir şekilde otururken tasvir edilmiştir. Arka yüzdeki ikonografi Herkül'ün on iki işini ve ünlü zaferlerini aynı zamanda Maximianus'un kendi askeri başarısının alegorik bir kutlamasına atof olarak hizmet etmektedir.
Antik sikkenin arka yüzündeki Herakles'in oturan figürünün başı dönük ve çapraz kolları olan üst ağır kas yapısı, 1885'te Roma'da kazılan ve şu anda aynı şehrin Ulusal Müzesi koleksiyonunda bulunan Helenistik Yunan bronz heykeli Terme Boxer'a çok benzemektedir. Herkül'ün bu heykelsi figürünün devasa erkeksiliği, imparatorun Herculius gücüne gönderme yapmaktadır.
Üstün güç ve zafer iddialarına rağmen Maximianus, imparatorluğun askeri aracı olma rolünde bocalamaya başlamıştı. Carausius'un giderek artan tehdidine rağmen 289'da Britanya'yı işgal etmesi başarısız oldu. Diocletianus'un, ilahi olarak onaylanmış düzenlerinin İmparatorluğu yönetmek için yetersiz olduğu sonucuna varmasına neden olmuştur. Constantius, Batı'da Sezar'ın makamına atandı ve Galerius'a Doğu'da aynı görev verildi ve Maximianus'u askeri sorumluluklarından kurtaracak bir Tetrarşi kurulmuştur.
Paylaşmış olduğumuz antik sikke 293 yılında iki yeni Sezar'ın atanmasının yol açacağı bürokrasi artışının yanı sıra İmparatorluğun doğu sınırını koruyan ordunun mevcut ihtiyaçlarına yanıt olarak darb edilmiştir.
İmparator Maximianus'a ait daha fazla antik sikke görselleri için Tıklayınız.